Friday, January 21, 2011

Gergin Vajinalar:2

Anne ve babasının güncel kavga nedenlerinden biri olan kapı gıcırtısını en aza indirme çabasıyla eve girdi Fatma.Duyulmadığı için buruk bir gülümseme yüzüne yayılamadan annesini buldu karşısında.''N'oluyo kız kimden kaçıyon?'' ''ne oluyor...'' diye içinden geçirdi Fatma.Annesiyle anlaşamaması için yeterince bahanesi yokmuş gibi bir de şiveleri farklıydı.Zonguldaklılardı.Annesi Istanbul şivesine bir türlü alışamamıştı.Belki evden hiç dışarı çıkmadığı,nadiren çıktığında da gene kendisi gibi karadenizli komşu kadınlarla çıktığı içindi. DEPECHE MODE ''Kimseden kaçmıyorum anne'' dedi Fatma sıkıntıyla.''Dersin daha geç bitmiyo muydu senin?'' ''Bugün erken bitti...'' ''Neden?'' ''Ay bilmiyorum anne,öğretmen gelmedi biz de izin alıp çıktık.'' ''Ne demek hoca gelmiyo,biz boşuna mı gönderiyoz seni okula,hemen arıyom müdür müdür ne boktur her kimse!'' ''Anne dur arama gerek yok!'' ''Kızım derslerim boş geçiyo diyon,ne öğrencen de iş bulcan da bize bakacan ha?'' ''Tamam ya yalan söyledim,kaçtım okuldan!'' ''Gıııı!Manyak mısın sen ne halt yemeğe kaçıyon!? Biz babanla eşek gibi sen orda burda sürtesin diye mi çalışıoz!?'' ''Özür dilerim anne ya kötü his-'' Fatma yüzüne bir tokat yedi,daha acıyı hissedemeden ikinci bir tokat da öteki yanağına,sonra kauçuk terlik darbelerini omzunda,kafasında ve sırtında hissetti. Odasına kaçtı ve kapının arkasına bir sandalye dayadı. Annesi çılgına dönmüş bir şekilde bağırırken derisindeki zonklama artıyordu. Başından aşağı kaynar sular dökülmüştü adeta. Ağlayamayacak kadar sinirlenmiş,ara ara,hafifçe titreyerek çömeldi dolabın yanına. Sırtını parmak izleriyle dolu aynaya verip muşambadaki yırtığa odaklandı. Ve uzunca bir süre oraya baktı. Ne var ki gördüğü tek şey Ulaş'ın şaşkın ifadesiydi.
Uyandığında akşam olmuştu ve sokak lambalarının sıkıcı,koyu turuncu ışığı her zaman nefret ettiği kelebekli perdelerin arasından içeri doluyordu.Oturur pozisyona geçti,boynu ağrıyordu ve yüzüne kancalarla ağırlık bağlanmış gibi hissediyordu.Hızlı bir şekilde neler olduğunu hatırladı ve iç çekti,''Lanet olası bir akşam daha'' diye düşündü.Koridorda bir hareketlilik vardı,insanlar fısıldaşıyor,kapının altında yassı gölgeler kıpırdanıyor ve kulağına ayak sesleri geliyordu. Erkek kardeşinin ''Ablam neden odadan çıkmıyor?'' diye sorduğunu duydu. Annesinin ''bi boku yok'' dediğini işitti.Ağzına pis bir tat geldi. Ayağa kalktığında bir süre başı döndü,odanın kapısını açtığı gibi sessizce banyoya gitti ve dağılmış haline baktı. Gözleri şiş,yüzü kızarık. Annesinin seslenince bir an irkildi ''Goncalar bize yemeğe geliyor,çık oradan da masayı hazırla'' ''Geliyorum'' ''Fatmaaaa!'' ''Geliyorum!'' ve kelebekli perdesinden bile daha çok nefret ettiği gül motifli tabakları masaya dizmek üzere salona doğru yürüdü. ''(Siktir git anne...)''

No comments:

Post a Comment