Wednesday, July 29, 2009

Nasıl Dersiniz

Bir damla taşırırken okyanusları
Nasıl dersiniz...

Bir lamba yakarken akşamları
Nasıl dersiniz...

Bir damla ısınırken kışları
Nasıl dersiniz...

Nasıl dersiniz
Kesilirken haykıranların boğazları

Siz nasıl dersiniz
Dizmek kurşuna insanları
Hizaya sokmanın aynısı

Nasıl dersiniz efendim
Uzarken yarıklar ve bitmezken bağlanan bomba kabloları
Susarken nehirler ve çatlarken artık ayak izlerini tutmayan yatakları
Susarken birileri,susar birileri de kana,akarken birilerinin de kanı
Kızarken sevdiklerimize,kızarırken yüzümüz ölümcül utançlardan,yok telafi edilecek bir yanı

Siz nasıl dersiniz efendim!
Bulurken ruhlar güvenli ve sıcak rahimlerde sonlarını
Bulurken bilyeye benzer mermiler ya da kordan şişler onları
Bulurken meraklı bir fotoğrafçı,yıkık bir hastahaneyi ve içindeki cesetleri,hepsi kokmuş baştan aşağı
Bulurken hepimiz kabuslarımızda,bize özel cellatlarımızı


-Nasıl dersiniz?
-Bilemiyorum...

No comments:

Post a Comment