Işığın görünmesin diye
Kapatıyorsun perdeleri
Ardı ardına
Kendini boğuyorsun
Çığlığın duyulmasın diye
Unutuyorsun gerçekleri
Kalana kadar tekbaşına
Umut ediyorsun
Bıkkınlığın bitsin diye
Tırmalıyorsun buzdan çitleri
Sırıtana kadar karşındaki naaşına
İstekle kuduruyorsun
Yutkunurken salyaların akmasın diye
Parçalıyorsun yumuşak etleri
Çıkana kadar bir iskelet karşına
Alev alıyorsun
Çırpınırken boş yere acını söndürmeye
İtiraf ediyorsun ettiğin tün eziyetleri
Vazgeçerken her şeyden bir affediliş uğruna
No comments:
Post a Comment