Wednesday, March 10, 2010

Buz Pisti

Mart 2010

Çok güzel kayıyordum ama çok kalabalıktı.Küçük çocuklar vardı ortalıkta dolanan ayakta zor duran. Onlara da çarpıp o momentumla hepsini duvarlara yapıştırıyordum . Aslında çok eğlenceliydi.Sonuçta ben güzel kayıyordum.Öyle ki çok hızlı giderken zıplayıp gene yere inip buzları da her tarafa sıçratarak durmayı bile başarıyordum.Sonra ormanın kenarındaki bir buz pistinde de kaydım ama orada bir fuar vardı ve pist takım elbiseli adamlarla doldu ve renault clio model arabalarla. Ben de bütük o sıkışıklığın içinden kendimi yeşil çimenlere attım .En azından bunu başardım.Gene de tatmin olmuştum o ana kadar ki ilerlememden .Uyandığımda yenilenmiş hissettiğim rüyalarımdandı.

Mart 2010

Dokunduğum insanlar geçit kapıları gibiydi ve onları turuncu sarı karışımı aydınlık bir ışın yumağı olarak görüyordum.Ne var ki vücutlarının ana hatları belirgindi. Birisine dokunduğumda o da benim bir parçama dönüşüyordu ve gittikte artıyorduk büyümese de boyutumuz. Daha parlak ve reaktif bir hale geliyorduk. Başka insanlara dokununca onlar üzerinden bir sıçrama yaşıyorduk ve gene seçenekler vardı ve sarımtrak ışıklar karanlığın içinde. Her zaman bir seçenek vardı gidecek yerler vardı. Çok güzeldi. Hızlıydı,endişesizdi saftı ve karmaşıktı .Sevdim.Uyandığımda fiziksel olarak 60 kilogramlık altın külçe gibi hissetsem de psikolojik olarak onarılmıştım.


No comments:

Post a Comment